Oysa hafif uyku evresindeyken
uyandırılanların hemen hepsi gördükleri
rüyayı hatırlarlar.Hızlı göz
hareketlerinin eşlik ettiği bu hafif
uykuya,İngilizce rapid eye movements
(‘’hızlı göz hareketleri”)sözcüklerinin
baş harflariyle REM uykusu denir.
Yeni doğmuş bebekler toplam uyku sürelerinin
yaklaşık yarısını, yetişkinler
ise aşağı yukarı altıda
birini REM uykusunda geçirirler.Demek ki 9 saat
uyuyan bir insan yaklaşık 11//2
saat boyunca rüya görür.Uyku hapları
ve alkol alındığında REM uykusu
ortadan kalkar;ama insan bu maddeleri kullanmadığı
geceler,sanki yitirdiği zamanı yakalamak
istercesine,neredeyse hiç aralıksız rüya
görür.REM uykusunun yalnız insanda değil,
incelenen bütün memeli ve keseli türlerinde var
olduğu gözlenmiştir.Rüyalara ilişkin bu olgular,rüya görmenin insanda ve bütün gelişmiş
hayvanlarda önemli bir biyolojik işlevi olması
gerektiğini düşündürüyor.Ama bilim
adamları bu işlevin ne olduğu
konusunda henüz uzlaşmaya varmış değiller.Yaşamımızın
yaklaşık üçte birini uykuda geçirmemize
ve uykusuz kaldığımız zamanlar
hem zihinsel,hem bedensel çöküntüye uğramamıza
rağmen,neden bu kadar çok uyumamız
gerektiğini kimse tam olarak açklayamıyor.Bu
yüzden,rüyaların niteliği konusunda çok
sayıda değişik kuram olması pek
şaşırtıcı değildir.
|